🏙️ Atatürk Kişisel Özellikleri Ile Ilgili Şiir

Atatürkün Kişisel Özellikleri İle İlgili Şiir Kullanıcı ismi: Beni hatırla: Şifreniz: Kayıt ol: Yardım: Üye Listesi: Ajanda: Arama: Bugünki Mesajlar: Forumları Okundu Kabul Et: Soru - Cevap Kafanıza takılan her soruyu sorabilirsiniz. kişisel, İle, İlgili, özellikleri, Şiir BekliyorAta’yı 19 Mayıs günü. Ata’m Samsun’a çıktı, Yumruklarını sıktı, Kurtuluşa hız oldu. Savaştı içte, dışta, Dünyaya yıldız oldu. Ali ERTAN. Kısa 19 Mayıs Şiirleri —-19 Mayıs. 19 Mayıs günü, Yaşıyor kalbimizde, Atatürk güneş gibi, Her zaman içimizde. Tembellik yasak bize, Parolamız ileri, Dünyaya KâşgarlıMahmud’un 1072-1074 yılları arasında hazırlamış olduğu Dîvânü Lügâti’t-Türk sadece bir sözlük olarak nitelendirilmemelidir. Eserde Türk toplulukları, Türk dilinin dil bilgisi kuralları ve Türk lehçelerinin dil özellikleri ile ilgili önemli bilgiler verilmiştir. Cevap: Atatürk’ün Kişisel Özellikleri. Atatürk cesur ve iyi bir liderdir. Atatürk iyi bir lider olmak için gerekli bütün özelliklere sahiptir. Dürüstlüğü ve davranışları ile her zaman örnek olmuştur. Gerek devlet yönetiminde gerekse askerlik hayatı boyunca hiçbir zaman maceraya yer vermemiştir. Atatürk “Büyük OrhanBey’in bir özelliği de, yüz kadar kaleye hakim olması ve çoğu zamanını bunları dolaşmakla geçirmesidir.Bir seyyahın dediğine göre hiçbir şehirde bir aydan fazla durmazmış. Salı ve Perşembe günleri oruç tutar, Mevlana hazretlerine hürmeten başına sikke giyer ve üstüne de bir beyaz sarık sarardı. Atatürkün Kişisel Özellikleri İle İlgili Anıları. Atatürk’ü her Türk gencinin tanıması gereklidir. Başarıdan başarıya koşmuş olan Türk milleti için Atatürk’ün kişiliği, duruşu her şeyden önce gelmektedir. Fikirleri ve düşünceleri bir milleti özgürlüğüne kavuşturmuştur. Örnek Atatürkün Kişisel Özellikleri. BEĞENDİM. Mustafa Kemal vatanına ve ulusuna çok yüce duygularla bağlıydı. Yüreği, uğrunda canını seve seve vereceği vatanına duyduğu sevgi ile doluydu. ‘’ Vatanın her karış toprağı kanlarımızla sulanmadıkça, hiçbir düşman ayağını bastırmayacağız.’’ diyen Atatürk 4OORU5. Mustafa Kemal; çok yönlü, üstün yetenek, zeki ve kuvvetli iradeye sahiptir. Bunlar Mustafa Kemal’in Türk milletinin en büyük lideri olmasında ve tüm dün­yaca kabul edilmesinde etkili olan özellikleridir. Büyük bir asker, büyük bir devlet adamı ve büyük bir devrimci. Büyük bir adamı durmadan övmek, onun büyüklüğünü anlatmak demek değildir. Bu büyüklüğün nedenlerini ortaya koymak da gerekir. Büyük devrimcilerin kişiliğini var eden üç özellik vardır. Akıl özelliği, gönül özelliği, eylem özelliği. Atatürk’te bu üç özelliğin üçü de vardı. Atatürk’ün hayatnı gerektiği gibi inceleyenler çok iyi bilirler ki O’nun kişiliğini özleştiren varlıklardan biri düşüncelerinde, sözlerinde eylemlerinde beliren saydamlık, kesinliktir. O’nun şu kısa sözleri, bu gerçek için bir örnektir. “İki Mustafa Kemal vardır. Biri ben, fani Mustafa Kemal, diğeri milletin daima içinde yaşattığı Mustafa Kemal idealidir.” İşte Atatürk bütün dünya olaylarını böyle, kesinlikle, saydamlıkla görüyor, bu olaylar karşısındaki davranışlarını da yine bu kesinlikle, saydamlıkla belirtiyordu. Akıl Kişiliği Atatürk’ün akıl kişiliğini yaratan özlerden biri olağanüstü diyebileceğimiz sezgi gücüdür. Atatürk sosyolog, psikolog değildi. Bu yolda direnmesi de yoktu. Ancak, kendisinde herhangi bir bilginde bulunmayan öyle bir sezgi gücü vardı ki, gerçekleri kavramakta, henüz olmamışların olabileceğini duymakta bilim adamlarını bile geçiyordu. İşte bu büyük adamın milliyet anlayışı, dil anlayışı, sanat anlayışı bu görüşümüzün ne kadar doğru olduğunu gösteren belgelerdir. Fikir Kişiliği Atatürk’ün fikir kişiliğini incelerken devrimciliği üzerinde de durmak gerekmektedir. Kendisinden önce gelip geçenler arasında en çok yaygın olan düşünce yavaş yavaş gelişme düşüncesi idi. Ancak kendisi gibi devrimin yıkım ile başlayıp evrim ile sona ereceğini düşünenler yok gibi idi. Atatürk yıkım ile başlamış, devrim evresine girmiş, hilafetin kaldırılması, harf devrimi, dil devrimi hep bu metodla yapılmıştır. Gönül Kişiliği Gönül kişiliğine gelince, Atatürk’ün çocukluğundan beri ola gelen bütün davranışlarında en çok göze çarpan, özelliği gururu, benliğidir. Bu özelliğini her davranışında buluyoruz. Atatürk’ün gönül zenginligini belirten olaylardan biri de O’ndaki çocuk sevgisinin büyüklüğüdür. Nerede kabiliyetli yoksul çocuk görse onu yetiştirip yükseltmek istemiştir. “Bir millet sanattan ve sanatkardan mahrumsa, tam bir hayata malik olamaz. Böyle bir millet, bir ayağı topal, bir kolu çolak, sakat ve alil bir kimse gibidir. Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir” diyen Atatürk, aynı zamanda bir sanatçıdır. Yeni Türkiye Devletine modern devlet ölçüleri kazandırırken, yeni Türk sanatının çağdaş anlamda gelişmesi ve ilerlemesi için yeni bir espri getirmiş ve yeni bir yol açmıştır. Atatürk’ü sanatçı yapan kişise meziyetleri vardır. Sanatçı psikolojisine sahiptir, yaratıcı bir yanı vardır ve kalbi insanlığa açıktır. Yaratıcı ve yaşatıcı fikirler arasında konumuzla ilgili olanlardan ikisi şunlardır. “Hayatta en hakiki mürşit ilimdir.” “Yüksek bir insan cemiyetinin tarihi vazifesi, güzel sanatları sevmek ve onda yükselmektir.” Sanatçı karakteri Sanat ve özgürlük, birbirine paralel yürüyen iki kavramdır. Özgürlük, Atatürk’ün temel karakteridir. Kendisi de bunu Hürriyet ve istiklal benim karekterimdir” sözüyle belirtmektedir. Bu nokta da Atatürk’e sanatçı karakteri kazandıran ikinci özelliktir. Sanatçı, duygularını yansıtmakta özgür olmadığı an, ortaya bir eser koyamaz. Bir gerçektir; ilim ve sanat insanlığın iki kanadıdır. Sanatçıların Atatürk’e diğer bütün sanat erbabından daha fazla şükran hisleriyle bağlı olması gerekir. Çünkü bu büyük insan sanatçıları, normal mahkemelerde bile şahit olarak kabul edilmedikleri bir ortamdan çekip çıkarmış, “Herkes mebus, vekil ve hatta reisicumhur olabilir. Fakat sanatkar olamaz” tarihi sözleriyle sanatkarlara toplumdaki yerini göstermiştir. Kendi, çocukluğundan beri dinlediği alaturka müziği sevdiği halde, çok sesli müziğin batılaşmakta ve ileri uygarlıktaki fonksiyonunu gördüğünden kendi hislerini bir tarafa itmiş ve çok sesli müziğin memleketimizde yayılabilmesi için elinden gelen her şeyi yapmıştır. Ankara Devlet Konservatuvarı, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası hep O’nun eseridir. Atatürk olmasaydı bütün Türkiye olarak iftihar ettiğimiz hangi sanatçımız ortaya çıkabilirdi ki? Mustafa Kemal, Türk toplumunun yüksek bir sanat yeteneğine sahip olduğuna inanıyordu. Mustafa Kemal döneminde, sanatçı yetiştiren okullar açıldı. Avrupa’ya öğrenci gönderildi. Mustafa Kemal, her fırsatta sanatçıları ve sa­nat eserlerini takdir ederdi. Sanat ve sanatçıyla ilgili görüşlerini dile getirerek özendirici bir rol oynardı. Onun bu konulardaki sözlerinden bazıları şunlardır “Yüksek bir insan toplumu olan Türk milletinin tarihi bu özelliği de güzel sanatları sevmek ve onda yükselmektir.” Hepiniz milletvekili olabilirsiniz, bakan olabilirsiniz; hafta cumhurbaşkanı olabilirsiniz, fakat sanatkâr ola­mazsınız.” sözleri sanatseverliğini vurgulamaktadır. En Büyük Asker İstiklal Savaşı’nın askerlik bakımından büyük olan önemi Gazi’yi tarihin en büyük askerleri düzeyine çıkartmıştır. Fakat devlet adamı olarak savaş meydanlarındaki başarılarına daha güçlü başarılar katmasını bildiği için O insanlığın en güçlü eğitimcileri arasına yükselmiştir. Şurası bir gerçektir ki Cumhuriyet eğitimi, O’nun öncülüğünde kazandığı bu yeni değerleri Türk insanına, Türk varlığına mal etme savaşının ve çabalarının verimi olan bir eğitim dönemidir. Başöğretmenlik Atatürk, toplumu çağdaş uygarlık düzeyinin üstüne çıkarmayı amaçladığı için milli eğitim ile yakından “Eğitimdir ki bir milleti ya hür, bağımsız, şanlı, yüce bir toplum olarak yaşatır; ya da bir milleti esaret ve sefalete terk eder.” demiştir. Başkomutanlık Meydan Savaşı’nın Dumlupınar’da yapılan kutlama törenindeki konuşmasından sonra, “Cumhurbaşkanı olmasaydınız ne olmak isterdiniz” diye soran bir gazeteciye “Milli eğitimin başına geçmek isterdim” diye cevap vermesi Mustafa Kemal’in öğretim ve eğitimle olan ilişkilerini ifade etmektedir. Mustafa Kemal, birçok alanda olduğu gibi eği­tim alanında da milletimizin çağ atlamasını atılım yap­masını sağlayan büyük bir önderdir. Mustafa Kemal, “Cumhurbaşkanı olmasaydınız ne olmak isterdiniz?” sorusuna “Millî Eğitim Bakanı olarak millî kültürü yükseltmeye çalışmak en bü­yük emelimdi.” karşılığını vermiştir. Mustafa Kemal, büyük bir eğitimci ve ebedi “başöğretmen”dir. Yeryüzünde onun gibi yazı tahtası başında milletine ders veren başka bir devlet adamı yoktur. Vatanseverliği Vatan sevgisi, Atatürk’ün en önemli özelliğidir. Vatanın savunulması için hiçbir fedakârlıktan kaçınmamıştır. Vatan savunmasını her şeyden önemli ve her şeyden üstün gören Atatürk’ün İstiklâl Savaşı’nın kazanılmasında vatan sevgisi ve Türk milletine olan güveni, önemli bir yer tutar. Vatan ve millet sevgisi Atatürk’ün taşıdığı özelliklerin temel taşıydı. O vatanı ve milleti için canını seve seve verebilecek bir karaktere sahipti. O, kişisel egemenliği ortadan kaldırmış, egemenliği kayıtsız şartsız milletine vermiştir. Bununla milletine olan güvenini, sevgisini açıkça göstermiştir Mustafa Kemal, bir asker olarak birçok cep­hede vatan savunmasının en güzel örneklerini verdi. Vatanı savunmanın yüce bir görev olduğunu belirtti. Çanakkale Cephesi’nde askerlerine “Size ben taarruzu emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçen zaman içinde yerimize başka kuvvetler ve başka komutanlar gelebilir.” diyerek Türk ordusunun Çanakkale Savaşlarındaki başarısının nasıl gerçekleştiğini ortaya koymuştur. Sakarya Meydan Savaşı’nda Mustafa Kemal askerlerine şu emri verdi “Hatt-ı müdafaa yoktur, sath-ı müdafaa vardır. O satıh, bütün vatandır. Va­tanın her karış toprağı vatandaşın kanıyla ıslan­madıkça terk edilemez.” Bu emrin harekete geçir­diği vatanseverlik duygusu Türk ordusuna büyük bir zafer daha kazandırdı. İdealistliği Atatürk’ün ideali; Türk milletinin çağdaş, hayat seviyesi içinde yaşayan bir millet olarak varlığını yük­seltmektir. Onun ilkeleri bu ideali gerçekleştirmeye yöne­liktir. Mustafa Kemal, Onuncu Yıl Nutku’nda, az za­manda çok büyük işler yapıldığını belirtmiş, ancak bunları yeterli görmemiştir. Kemal, idealistliğinin bir gereği olarak şunları söylemiştir “Yurdumuzu dünyanın en ma­mur ve en medeni memleketleri seviyesine çıkar­acağız. Milletimizi en geniş refah vasıta ve kaynak­larına sahip kılacağız. Millî kültürümüzü muasır medeniyet seviyesinin üstüne çıkaracağız.” Bu ideal yalnızca Atatürk’ün değil, aynı zamanda Türk milletinin de idealidir. Atatürk’ün en büyük ideali, Türk Milleti’nin “En medeni ve refah seviyesi yüksek bir millet olarak varlığını yükseltmek” idealist olarak, en kısa zamanda bu hedefe ulaşmak istiyordu. Onun diğer bir amacı da tüm ulusların barış içinde yaşamasıydı. Atatürk, Türk milletinin çağdaşlaşması için önüne çıkan tüm engelleri yenmiştir. Hakikati Gerçegi Arama Gücü Mustafa Kemal, gerçekçi bir insandı. Gerek dış politikada gerekse iç politikada hiç hayalci olma­mış, milleti gerçekleşmesi mümkün olmayan emeller peşinde koşturmamıştır. “Bizim; akıl, mantık, zeka ile hareket etmek en büyük özelliğimizdir.” sözü bu özelliğine en gü­zel örnektir. Hakikati aramak ve hakikati konuşmak, Atatürk’ün yöntemiydi. O, akıl ve bilime değer verirdi. Olaylara bir bilim adamı gözüyle bakarak hakikati bulmaya çalışırdı. “Akıl ve mantığın halledemeyeceği mesele yoktur.” derdi. Atatürk, gerçekçi bir insandı. Olaylar ve kişiler karşısında gerçekleri çekinmeden söylediği gibi, doğru olanın gerçekleşmesi için elinden geleni de yapardı. O, yapacağı bir işte önce engelleri görür, onları birer birer ortadan kaldırır, sonunda amacına ulaşırdı. Hayalcilikten uzaktı. Çok Cepheliliği Yönlülüğü Mustafa Kemal, üstün bir komutan eşsiz bir devlet adamıdır. O, pek çok alanda ortaya koyduğu görüşleriyle milletini aydınlatmış; kalkınmanın, gelişmenin ve çağdaşlaşmanın yollarını göstermiştir. Mustafa Kemal, hem fikir hem de hareket adamıdır. Askerlik, tarih, eğitim, sanat ve ekonomi konularında görüşlerini açıklamakla kalmamış aynı zamanda bu görüşlerini uygulamıştır. Mustafa Kemal, bu özelliklerinin yanında kendine güveni, göreve bağlılığı, çabuk ve doğru karar verme gücü ile de çok cepheli bir önderdir. Atatürk, çok cepheli bir liderdi. O, hem fikir, hem de hareket adamıdır. Yani bir taraftan Türk inkılabının hazırlayıcısı, diğer taraftan da uygulayıcısı olmuştur. Hem düşünen, hem de eserler veren Atatürk, çok yönlü bir lider olduğunu göstermiştir. Gurura ve Ümitsizliğe Yer Vermemesi Atatürk, asla ümitsizliğe düşmezdi. İç ve dış düşmanların çokluğuna rağmen Milli Mücadeleyi başlatmış ve başarmıştır. Mustafa Kemal, gerçekleştirdiği büyük ve küçük bütün işlerinden sonra gurura veya büyüklenmeye kapılmamıştır. Kendisine farklı davranılmasından hoşlanmazdı. “Benim müstesna olduğuma dair bir kanun yoktur.” sözü bu özelliğini vurgulamaktadır. Mustafa Kemal, hayatı boyunca yapacağı bütün işlerde şu şekilde düşünürdü “Ben bir işte nasıl muvaffak olacağımı düşünmem. O işe neler engel diye düşünürüm. Engelleri kaldırdım mı iş kendi kendine yürür.” Çanakkale Savaşları sırasında cephanesi olmayan asker karşısında süngü tak emrini vermesi onun zor durumlarda bile ümitsizliğe düşmediğini göstermektedir. Atatürk, kurduğu cumhuriyet yaptığı inkılaplar ve kazandığı zaferlere rağmen gurura kapılmamıştır. “Ben yaptım!” sözünden hep kaçınmıştır. Her zaman “Türk milleti başardı” demiştir. İleri Görüşlülüğü Mustafa Kemal, olayların gelişmesini sezgileriyle değerlendirerek sonucunda neler olabileceğini isabetli bir şekilde tespit ederdi. Onun ileri görüşlülüğü­nü gösteren pek çok örnek vardır. “Yolunda yürüyen bir yolcunun yalnız ufku görmesi yetmez. Muhakkak ufkun ötesini de gör­mesi ve bilmesi gereklidir.” sözü bu özelliğini gös­terir. Çanakkale Savaşlarında düşmanın nereden çıkarma yapacağını tahmin etmesi, II. Dünya Savaşı’nın çıkacağı 1932′de bir yurt gezisinde “Kırk asırlık Türk yurdu, düşman elinde bırakılamaz.” diyerek ilerde Hatay’ın ana vatana katılacağını belirtmesi onun bu özeliğini en iyi şekilde ortaya koymaktadır. Atatürk, olayların gidişini değerlendirerek sonucunu tespit ederdi. Çanakkale Muharebeleri sırasında, düşman donanmasının nerden çıkarma yapabileceğini önceden sezerek gerekli tedbiri alması, savaşın sonucunu değiştirmiştir. Yöneticiliği Mustafa Kemal, üstün nitelikli ve çok yönlü bir yöneticiydi. O, bu özelliğini cephede, mecliste ve cumhur­başkanlığı makamında bütün yönleriyle ortaya koy­muştur. Atatürk’ün yöneticilik özelliklerinden biri, yeri ve zamanında en doğru kararı alması ve bunu taviz vermeden uygulamasıdır. Onun başarısının sırrı bu özelliğinde yatmaktadır. Yapacağı işlerde ani kararlar vererek değil, uzun uzun iyice düşündükten sonra ve sırası geldikçe uygulama safhasına koyarak başarılı olmasını bilmiştir. “Bir işi zamansız yapmak o işi bozmak, başa­rısızlığa uğratmaktır. Her şey sırasında ve zama­nında yapılmalıdır.” diyerek yöneticilikte nasıl başarılı olunacağını göstermiştir. Mustafa Kemal, iyi bir yönetici için gerekli bütün özelliklere sahipti. Kibar davranışları, dürüstlüğü, emir veriş tarzıyla örnek olmuştur. Gerek devlet yönetiminde gerekse askerlik hayatı boyunca hiçbir zaman maceraya yer vermemiştir. Atatürk; “Büyük kararlar vermek, kâfi değildir. Bu kararları cesaret ve kesinlikle tatbik etmek lâzımdır.” diyerek verdiği kararlarda ısrarcı olmuş ve sonucun kendi istediği şekilde çözümlenmesi için uğraşmıştır. Rehberliği Atatürk, 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıktıktan hemen sonra başladığı işlerde bir rehberin bütün özelliklerini sergilemişti. O, millete en doğru yolu göstermişti. İnsan ve Millet Sevgisi Mustafa Kemal, bütün davranışlarıyla her şeyden önce, kendi milletine karşı olan sorumluluğunu ortaya koymuştur. Türk milletinin şerefi ve hakları söz konusu olduğunda, bunların korunmasını görevlerin en kutsalı saymıştır. Onun şu sözleri insan sevgisi hakkındaki dü­şüncelerini çok güzel açıklamaktadır “En uzakta zannettiğimiz bir olayın bize bir gün etki etmeye­ceğini bilemeyiz. Bunun için insanlığın hepsini bir vücut ve bir milleti bunun bir organı saymalı gerekir. Bir vücudun parmağının ucundaki acıdan diğer bütün organlar etkilenir.” Atatürk, milletini çok severdi milleti uğruna gece gündüz çalışmış, en umutsuz zamanlarda bile milletle beraber olmayı, millete güvenmeyi kendine prensip edinmişti. O yalnız kendi milletine değil bütün uygar milletlere saygı duymuştur. İyi Kalpliliği Mustafa Kemal iyi kalpli, temiz yürekli bir insandı. İnsanlığın huzur ve barış içinde yaşaması için çaba sarf etmişti. Kalbi insan sevgisiyle doluydu. İkinci Dünya Savaşı’nın belirtilerinin ortaya çıkmaya başladığı sıralarda Mustafa Kemal, şunları söylemiştir “İnsanları mutlu edeceğim diye onları birbirlerine boğazlatmak insani olmayan ve son derece üzücü olan bir sistemdir.” “İnsanları mutlu edecek tek vasıta, onları birbirine yaklaştırarak, onları birbirine sevdirerek karşılıklı maddi ve manevi ihtiyaçlarını karşılamaya yarayan hareket enerjidir.” Atatürk, iyi kalpliydi. İnsanlığı bekleyen felaketlere karşı sürekli çareler arardı. Ona göre gayesi barış olmayan bir savaş, cinayetti. Açık sözlülüğü Atatürk, doğruyu söylemekten asla çekinmezdi. “Ben, düşündüklerimi daima halkın huzurunda varsa halk beni tekzip eder.” derdi. Mantıklılığı Keskin bir mantık ve zekâ gücüne sahip olan Atatürk, hayatı boyunca akıl ve mantığa büyük önem vermiştir. Bu özellik, onun evrensel devlet adamı olarak tanınmasında büyük bir rol oynamıştır. “Bizim akıl, mantık ve zekâ ile hareket etmek en belirgin özelliğimizdir.” diyerek ülke sorunlarında mantık ve şuurla hareket edildiğini göstermiştir. Metodlu çalışması Atatürk, yapılacak işlerin zamanını ve sırasını çok iyi bilirdi. O yapacağı işlerde her şeyi sırayla yapardı. Önce engelleri ortadan kaldırır, sonra hedefe varmada hiç zorlanmazdı. Sabır ve Disiplin Anlayışı Atatürk, önemli düşünceler karşısında önce düşünür, inceler, araştırır ve tartışır; sonra da kesin kararını verirdi. Verdiği kararın uygulanma zamanını ise sabırla beklerdi. Atatürk, disipline de çok önem verirdi. Bir işi yapmaya karar verdiği zaman ısrarla o konu üzerinde çalışır. Asla vazgeçmezdi. Atatürk’ün kişilik özellikleri ile ilgili şiir Misafir atatürkün kişilik özellikleri ile ilgili şiir istiyorum. gülperi Mustafa Kemal’i Düşünüyorum Mustafa Kemal’i düşünüyorum; Yeleleri alevden al bir ata binmiş Aşıyor yüce dağları, engin denizleri, Altın saçları dalgalanıyor rüzgârda, Işıl ışıl yanıyor mavi gözleri… Mustafa Kemal’i düşünüyorum; Yanmış, yıkılmış savaş meydanlarında Destanlar yaratıyor cihanın görmediği Arkasından dağ dağ ordular geliyor Her askeri Mustafa Kemal gibi Mustafa Kemal’i düşünüyorum; Gelmiş geçmiş kahramanlara bedel Hükmediyor uçsuz bucaksız göklere Al bir ata binmiş yalın kılıç Koşuyorlar zaferden zafere… Mustafa Kemali düşünüyorum; Ölmemiş bir Kasım sabahı! Yine bizimle beraber her yerde Yaşıyor dört köşesinde vatanın Yaşıyor damar damar yüreklerde Mustafa Kemal’i düşünüyorum Altın saçları dalgalanıyor rüzgârda, Mavi gözleri ışıl ışıl görüyorum Uykularıma giriyor her gece Elllerinden öpüyorum Gönderen Ömer KARTAL Mustafa Kemal’in Elleri A Hikmet PAR Elleri konuşuyor Mustafa Kemal’in; Zaferi, barışı yaratmış elleri Hürriyeti, saadeti, adaleti Sevgiyle dağıtmış elleri Elleri konuşuyor Mustafa Kemal’in, İçli, temiz, mert elleri, Bütün nimetlerini sunmuş bize Türk sofrası gibi cömert elleri Elleri konuşuyor Mustafa Kemal’in; Öğretmen elleri Bir tahta başında, bir kürsüde Bize bizi öğreten elleri Elleri konuşuyor Mustafa Kemal’in; Işık, deniz, sel elleri Bizi her şeyden çok seven Güzel elleri Hikmet PAR Atatürk Selanikte doğan Türk milletinin yetiştirdiği En büyük insan Atatürk Bu toprakların insanlarına güvenen Kendini Karşılıksız Türk milletine adayan Atatürk En umutsuz anımızda Ortaya çıkan Yenilmez bir ordu kuran Atatürk Yurdun işgaline dur diyen Türkün tutsak edilemeyeceğini haykıran Obüyük insan Atatürk Türkiye cumhuriyetini kuran Onu Türk gençliğine emanet eden Sonsuza kadar yaşatılmasını isteyen Atatürk Toprakları işlettiren Gelirleri paylaştıran İnsanları eşit tutan Atatürk Bilim ve tekniğe yön veren Reformları ile kalkınmada İlk hamleyi başlatan Atatürk Çocukları gençleri yaşlıları Bütün insanları seven Yurtta sulh Dünyada sulh diyen Atatürk Daima ileriyi düşünen Devrimleri ile örnek olan Dünyanın en büyük lideri Atatürk Çelik gibi iradesi ile Üstün ahlak anlayışı ile Bir insanlık şaheseridir Atatürk Celal Uğur Atatürk Ne mavi göz sadece ne sarı saç Atatürk Tenden-bedenden önce bir iç Atatürk Önder değil bize yalnız baş değil Başımıza taç Atatürk Bir tepe yolumuz üzerinde bir zirve Ay-yıldıza değen bir burç Atatürk Yorulsak bir yerde soluğumuz kesilse Kafamıza-kalbimize yeniden güç Atatürk Duyuyorsak mutluluğunu Türk olmanın İçimizde en ulu sevinç Atatürk Hem bize açık hem bütün insanlığa Evrensel bir bilinç Atatürk İnsan olmanın taşıyorsak onurunu Yüreğimizde en yüce kıvanç Atatürk Gerçek bir öfke safsataya Karanlığa aydınlık bir hınç Atatürk Zaman ırmağında dursuz-duraksız Hep iyinin-güzelin denizlerine göç Atatürk Eskimez dünya durdukça kocamaz Hızır gibi genç Atatürk Yılmaz Aybar Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir. Mustafa Kemal’i Düşünüyorum Mustafa Kemal’i düşünüyorum; Yeleleri alevden al bir ata binmiş Aşıyor yüce dağları, engin denizleri, Altın saçları dalgalanıyor rüzgârda, Işıl ışıl yanıyor mavi gözleri… Mustafa Kemal’i düşünüyorum; Yanmış, yıkılmış savaş meydanlarında Destanlar yaratıyor cihanın görmediği Arkasından dağ dağ ordular geliyor Her askeri Mustafa Kemal gibi Mustafa Kemal’i düşünüyorum; Gelmiş geçmiş kahramanlara bedel Hükmediyor uçsuz bucaksız göklere Al bir ata binmiş yalın kılıç Koşuyorlar zaferden zafere… Mustafa Kemali düşünüyorum; Ölmemiş bir Kasım sabahı! Yine bizimle beraber her yerde Yaşıyor dört köşesinde vatanın Yaşıyor damar damar yüreklerde Mustafa Kemal’i düşünüyorum Altın saçları dalgalanıyor rüzgârda, Mavi gözleri ışıl ışıl görüyorum Uykularıma giriyor her gece Elllerinden öpüyorum Gönderen Ömer KARTAL Mustafa Kemal'in Elleri A Hikmet PAR Elleri konuşuyor Mustafa Kemal'in; Zaferi, barışı yaratmış elleri Hürriyeti, saadeti, adaleti Sevgiyle dağıtmış elleri Elleri konuşuyor Mustafa Kemal'in, İçli, temiz, mert elleri, Bütün nimetlerini sunmuş bize Türk sofrası gibi cömert elleri Elleri konuşuyor Mustafa Kemal'in; Öğretmen elleri Bir tahta başında, bir kürsüde Bize bizi öğreten elleri Elleri konuşuyor Mustafa Kemal'in; Işık, deniz, sel elleri Bizi her şeyden çok seven Güzel elleri Hikmet PAR Atatürk Selanikte doğan Türk milletinin yetiştirdiği En büyük insan Atatürk Bu toprakların insanlarına güvenen Kendini Karşılıksız Türk milletine adayan Atatürk En umutsuz anımızda Ortaya çıkan Yenilmez bir ordu kuran Atatürk Yurdun işgaline dur diyen Türkün tutsak edilemeyeceğini haykıran Obüyük insan Atatürk Türkiye cumhuriyetini kuran Onu Türk gençliğine emanet eden Sonsuza kadar yaşatılmasını isteyen Atatürk Toprakları işlettiren Gelirleri paylaştıran İnsanları eşit tutan Atatürk Bilim ve tekniğe yön veren Reformları ile kalkınmada İlk hamleyi başlatan Atatürk Çocukları gençleri yaşlıları Bütün insanları seven Yurtta sulh Dünyada sulh diyen Atatürk Daima ileriyi düşünen Devrimleri ile örnek olan Dünyanın en büyük lideri Atatürk Çelik gibi iradesi ile Üstün ahlak anlayışı ile Bir insanlık şaheseridir Atatürk Celal Uğur Atatürk Ne mavi göz sadece ne sarı saç Atatürk Tenden-bedenden önce bir iç Atatürk Önder değil bize yalnız baş değil Başımıza taç Atatürk Bir tepe yolumuz üzerinde bir zirve Ay-yıldıza değen bir burç Atatürk Yorulsak bir yerde soluğumuz kesilse Kafamıza-kalbimize yeniden güç Atatürk Duyuyorsak mutluluğunu Türk olmanın İçimizde en ulu sevinç Atatürk Hem bize açık hem bütün insanlığa Evrensel bir bilinç Atatürk İnsan olmanın taşıyorsak onurunu Yüreğimizde en yüce kıvanç Atatürk Gerçek bir öfke safsataya Karanlığa aydınlık bir hınç Atatürk Zaman ırmağında dursuz-duraksız Hep iyinin-güzelin denizlerine göç Atatürk Eskimez dünya durdukça kocamaz Hızır gibi genç Atatürk Yılmaz Aybar Atatürkün Hayatı Ve KişiliğiMustafa Kemal Atatürk çok renkli bir kişiliğe sahip idi. Neredeyse her konu hakkında bilgisi ve önerisi vardı. Söylediği sözler ile topluma ışık tutmuş ve yeni nesillere yol göstermiş çağdaşlaşma için devamlı adımlar atmıştır. Biz bu yazıda Atatürk’ün hayatı Ve kişilik özellikleri hakkında kısaca özet şeklinde bilgiler HAYATI 1881’ de Selanik’te okullarda eğitim Savaşı’nı kaybeden Osmanlı Devleti’nin imzaladığı Mondros Ateşkes Antlaşması’na karşı bu antlaşma ulusun bağımsızlığını zedeliyordu. Bu sırada ülkede halk bu antlaşmanın uygulanmasına karşı insanları bir araya getirmek amacıyla 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıktı. Daha sonra Amasya’da devlet adamları ve komutanlarla görüşme yaptı .Burada alına kararlar halkın bilinçlenmesini ve Sivas’ta halkın temsilcileriyle kongrelere başkanlık edip önemli kararlar alınmasını Nisan 1920’de TBMM’nin açılmasını kayıtsız şartsız millete verildi. TBMM başkanı olan Mustafa Kemal düzenli ordunun kurulmasını ordu Kurtuluş Savaşı’nda başarılar Kemal Sakarya’da orduya başkomutanlık halkın da desteği ile zaferle sonuçlandı. Türkiye’nin bağımsızlığını dünyaya kanıtladığı Lozan Barış Antlaşması imzalandı. Türkiye’nin ilk cumhurbaşkanı olan Mustafa Kemal’e Soyadı Kanunu ile Atatürk soyadı yeniliklerle ülkemizin modernleşmesini sağlayan Atatürk, 10 Kasım 1938’de vefat KİŞİLİK ÖZELLİKLERİMustafa Kemal; çok yönlü, üstün yetenek, zeki ve kuvvetli iradeye sahiptir. Bunlar Mustafa Kemal’in Türk milletinin en büyük lideri olmasında ve tüm dün­yaca kabul edilmesinde etkili olan Vatanseverliği – Mustafa Kemal, bir asker olarak birçok cep­hede vatan savunmasının en güzel örneklerini verdi.– Vatanı savunmanın yüce bir görev olduğunu belirtti. Çanakkale Cephesi’nde askerlerine “Size ben taarruzu emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçen zaman içinde yerimize başka kuvvetler ve başka komutanlar gelebilir.” diyerek Türk ordusunun Çanakkale Savaşlarındaki başarısının nasıl gerçekleştiğini ortaya koymuştur.– Sakarya Meydan Savaşı’nda Mustafa Kemal askerlerine şu emri verdi “Hatt-ı müdafaa yoktur, sath-ı müdafaa vardır. O satıh, bütün vatandır. Va­tanın her karış toprağı vatandaşın kanıyla ıslan­madıkça terk edilemez.” Bu emrin harekete geçir­diği vatanseverlik duygusu Türk ordusuna büyük bir zafer daha İdealistliği – Atatürk’ün ideali; Türk milletinin çağdaş, hayat seviyesi içinde yaşayan bir millet olarak varlığını yük­seltmektir.– Onun ilkeleri bu ideali gerçekleştirmeye yöne­liktir.– Mustafa Kemal, Onuncu Yıl Nutku’nda, az za­manda çok büyük işler yapıldığını belirtmiş, ancak bunları yeterli görmemiştir.– Mustafa Kemal, idealistliğinin bir gereği olarak şunları söylemiştir “Yurdumuzu dünyanın en ma­mur ve en medeni memleketleri seviyesine çıkar­acağız. Milletimizi en geniş refah vasıta ve kaynak­larına sahip kılacağız. Millî kültürümüzü muasır medeniyet seviyesinin üstüne çıkaracağız.” Bu ideal yalnızca Atatürk’ün değil, aynı zamanda Türk milletinin de Gerçegi Arama Gücü – Mustafa Kemal, gerçekçi bir insandı. Gerek dış politikada gerekse iç politikada hiç hayalci olma­mış, milleti gerçekleşmesi mümkün olmayan emeller peşinde koşturmamıştır. – “Bizim; akıl, mantık, zeka ile hareket etmek en büyük özelliğimizdir.” sözü bu özelliğine en gü­zel Çok Cepheliliği Yönlülüğü – Mustafa Kemal, üstün bir komutan eşsiz bir devlet adamıdır.– O, pek çok alanda ortaya koyduğu görüşleriyle milletini aydınlatmış; kalkınmanın, gelişmenin ve çağ­daşlaşmanın yollarını göstermiştir.– Mustafa Kemal, hem fikir hem de hareket adamıdır.– Askerlik, tarih, eğitim, sanat ve ekonomi konularında görüşlerini açıklamakla kalmamış aynı zamanda bu görüşlerini uygulamıştır.– Mustafa Kemal, bu özelliklerinin yanında kendine güveni, göreve bağlılığı, çabuk ve doğru karar verme gücü ile de çok cepheli bir Gurura ve Ümitsizliğe Yer Vermemesi – Mustafa Kemal, gerçekleştirdiği büyük ve küçük bütün işlerinden sonra gurura veya büyüklenmeye kapılmamıştır. Kendisine farklı davranılmasından hoşlanmazdı.– “Benim müstesna olduğuma dair bir kanun yoktur.” sözü bu özelliğini vurgulamaktadır.– Mustafa Kemal, hayatı boyunca yapacağı bütün işlerde şu şekilde düşünürdü “Ben bir işte nasıl muvaffak olacağımı düşünmem. O işe neler engel diye düşünürüm. Engelleri kaldırdım mı iş kendi kendine yürür.”– Çanakkale Savaşları sırasında cephanesi olmayan asker karşısında süngü tak emrini vermesi onun zor durumlarda bile ümitsizliğe düşmediğini İleri Görüşlülüğü – Mustafa Kemal, olayların gelişmesini sezgileriyle değerlendirerek sonucunda neler olabileceğini isabetli bir şekilde tespit ederdi. Onun ileri görüşlülüğü­nü gösteren pek çok örnek vardır.– “Yolunda yürüyen bir yolcunun yalnız ufku görmesi yetmez. Muhakkak ufkun ötesini de gör­mesi ve bilmesi gereklidir.” sözü bu özelliğini gös­terir.– Çanakkale Savaşlarında düşmanın nereden çıkarma yapacağını tahmin etmesi, II. Dünya Savaşı’nın çıkacağı 1932′de bir yurt gezisinde “Kırk asırlık Türk yurdu, düşman elinde bırakılamaz.” diyerek ilerde Hatay’ın ana vatana katılacağını belirtmesi onun bu özeliğini en iyi şekilde ortaya Yöneticiliği – Mustafa Kemal, üstün nitelikli ve çok yönlü bir yöneticiydi.– O, bu özelliğini cephede, mecliste ve cumhur­başkanlığı makamında bütün yönleriyle ortaya koy­muştur.– Atatürk’ün yöneticilik özelliklerinden biri, yeri ve zamanında en doğru kararı alması ve bunu taviz vermeden uygulamasıdır. Onun başarısının sırrı bu özelliğinde yatmaktadır.– Yapacağı işlerde ani kararlar vererek değil, uzun uzun iyice düşündükten sonra ve sırası geldikçe uygulama safhasına koyarak başarılı olmasını bilmiştir.– “Bir işi zamansız yapmak o işi bozmak, başa­rısızlığa uğratmaktır. Her şey sırasında ve zama­nında yapılmalıdır.” diyerek yöneticilikte nasıl başarılı olunacağını Eğitimciliği – Mustafa Kemal, birçok alanda olduğu gibi eği­tim alanında da milletimizin çağ atlamasını atılım yap­masını sağlayan büyük bir önderdir.– Mustafa Kemal, “Cumhurbaşkanı olmasaydınız ne olmak isterdiniz?” sorusuna “Millî Eğitim Bakanı olarak millî kültürü yükseltmeye çalışmak en bü­yük emelimdi.” karşılığını vermiştir.– Mustafa Kemal, büyük bir eğitimci ve ebedi “başöğretmen”dir. Yeryüzünde onun gibi yazı tahtası başında milletine ders veren başka bir devlet adamı – Mustafa Kemal, Türk toplumunun yüksek bir sanat yeteneğine sahip olduğuna inanıyordu.– Mustafa Kemal döneminde, sanatçı yetiştiren okullar açıldı. Avrupa’ya öğrenci gönderildi.– Mustafa Kemal, her fırsatta sanatçıları ve sa­nat eserlerini takdir ederdi. Sanat ve sanatçıyla ilgili görüşlerini dile getirerek özendirici bir rol oynardı. Onun bu konulardaki sözlerinden bazıları şunlardır “Yüksek bir insan toplumu olan Türk milletinin tarihi bu özelliği de güzel sanatları sevmek ve onda yükselmektir.”– Hepiniz milletvekili olabilirsiniz, bakan olabilirsiniz; hafta cumhurbaşkanı olabilirsiniz, fakat sanatkâr ola­mazsınız.” sözleri sanatseverliğini İnsan ve Millet Sevgisi – Mustafa Kemal, bütün davranışlarıyla her şeyden önce, kendi milletine karşı olan sorumluluğunu ortaya koymuştur.– Türk milletinin şerefi ve hakları söz konusu olduğunda, bunların korunmasını görevlerin en kutsalı saymıştır.– Onun şu sözleri insan sevgisi hakkındaki dü­şüncelerini çok güzel açıklamaktadır “En uzakta zannettiğimiz bir olayın bize bir gün etki etmeye­ceğini bilemeyiz. Bunun için insanlığın hepsini bir vücut ve bir milleti bunun bir organı saymalı gerekir. Bir vücudun parmağının ucundaki acıdan diğer bütün organlar etkilenir.” Kalpliliği – Mustafa Kemal iyi kalpli, temiz yürekli bir insandı. İnsanlığın huzur ve barış içinde yaşaması için çaba sarf etmişti. Kalbi insan sevgisiyle doluydu.– İkinci Dünya Savaşı’nın belirtilerinin ortaya çıkmaya başladığı sıralarda Mustafa Kemal, şunları söylemiştir “İnsanları mutlu edeceğim diye onları birbirlerine boğazlatmak insani olmayan ve son derece üzücü olan bir sistemdir.” “İnsanları mutlu edecek tek vasıta, onları birbirine yaklaştırarak, onları birbirine sevdirerek karşılıklı maddi ve manevi ihtiyaçlarını karşılamaya yarayan hareket enerjidir.” Reklamlar Bu Yazıyı Facebook Twitter Sayfanda Paylaş Atatürk’ün Yazdığı Şiirler – İnsan ömrünün kısıtlı olduğu yaşamda bulduğu her fırsatını üretken ve faydalı faaliyetlere adamış olan Ulu önder Atatürk’ün sayıları az olmakla birlikte yazmış olduğu şiirleri de mevcuttur. Bu şiirleri onun ilmi, fikri, kültürel yönü dışında sanatsal yönünün de gelişmiş olduğunu sebeple Atatürk’ün yazdığı şiirleri de onun verdiği güzel ve anlamlı eserleri arasında değerlendirmek gerekir. ———————————————————————- Bir Askerin Mezarına Şurada, kabrin üzerinde konulmuş bir, Beyaz taş var, onun altında bayraklar Temevvüç ederken, kelleler uçuşurken… Celâdeti tâbân olurken aldığı cerîhai mevt İle bu âlemi hîçîye vedâ etmiş bir Asker yatıyor… Onun hâbı istirahate çekildiği şu Makberin üzerine rüfekası eşki teessür döktüler. Kadınlar dümü rizi mâtem oldular. İhtiyarlar Nâle eylediler, çocuklar ağladılar. Şu söğüt ağacının nim setreylediği senin Mezarın üzerine bir zırh başlık ile kılıç hak, Olunmuştur. İşte orası o kahramanı muhteremin Câyi istirahatidir. Ne mutlu ki, hâki pâye vatan Ona nâilini intizar olmuş!… Mustafa Kemal Harbiye Talebesi İken Yazmıştır. ———————————————————————- Hakikat Nerede? Gafil, hangi üç asır, hangi on asır Tuna ezelden Türk diyarıdır. Bilinen tarihler söylememiş bunu Kalkıyor örtüler, örtülen doğacak, Dinleyin sesini doğan tarihin, Aydınlıkta karaltı, karaltıda şafak Yalan tarihi gömüp, doğru tarihe gidin. Asya’nın ortasında Oğuz oğulları, Avrupa’nın Alplerinde Oğuz torunları Doğudan çıkan biz Nerde olsa, ne olsa kendimizi biliriz Türk sadece bir milletin adı değil, Türk bütün adamların birliğidir. Ey birbirine diş bileyen yığınlar, Ey yığın yığın insan gafletleri Yırtılsın gözlerdeki gafletten perde, Hakikat nerede? Mustafa Kemal ———————————————————————- Beşike Hâdisesi İçin Çıkıyor gönüllere istimdadı Sâmiamda vatanın feryâdı Çıkıyor gönüllere istimdadı Yaralı bir ananın evlâdı Etmesin mi anaya imdadı? Rumeli can veriyor yok mu ilaç. Edelim sıhhatini istimzaç; Etmeyelim kimseyi izaç? Zırhlılar her yeri tehdit ediyor, Makedonya bunu tes’it ediyor. İnkırazı bize teyit ediyor. Yemenin purişi malumu cihan Ne için eyledi millet isyân? Zulme ister mi bu yoldan burhan Turuşkalar bile aldı meydan Hani kânun-u adaâlet nerede? Mülk-ü millette himâye saadet nerede? Haricen mülk-ü himaye nerede? Bizde evvelki şecaat nerede? Gelse Ertuğrul şöhret-i pervas Eder elbette tahayyür ibraz Vatanın feyzine kâdir olamaz Yeniden fethine verseydi cevâz… Yıldırım görse şu ahvâlimizi Ateş kahrı yakar hâlimizi, Af eder mi bizim efâlimizi, Mahveder cumle-i emsâlimizi, Ey büyük Fâtih’i İstanbul’un… Bu revş olmadı mı makbulün Sây ile toplanılan mahsulün Berhava oldu fakat meçhulün… Yazık oldu Vatana âh yazık… Her ağızdan çıkıyor Eyvâh yazık!.. Acısın bizlere, âh yazık! Mustafa Kemal Sinop 25 Kânunu Evvel 321 1905 ———————————————————————- Hayat Serenadı Atatürk’ün Salih Bozok’a yazdığı mektuptan “Bir Fransız şairi hayatı şöyle tarif ediyor Hayat kısadır, Biraz hayal, Biraz aşk Ve sonra Allahaısmarladık. Diğeri de Hayat boştur. Biraz kin, ———————————————————————- Kaside-i İstibdat Yahut Kırmızı İzler Bir köhne kadit parçası, bir çehrei menhus, Zulmetler içinde mütereddit, mütelâşi, Daim mütefekkir görünen, kendine mahsus Efkârı sakimane ile âleme karşı Ateş saçarak etmede her gün bizi tehdit, Âmali harisanesini eyledi tezyit… Gördükçe bu mazlumlarını, sinesi mağrur, Tırnaklarını aileler kalbine saplar; Mağdurlarının her biri bir kûşede ağlar, Katlandı vatan görmeğe evlâdını makhur… Birçoklarımız mahpes-ü menfada süründük. Ey gazii mecruhu vega dideye döndük. Ey kanlı eliyle vatan âmaline hail, Ey enmilei sürbu cinayata delâil Teşkil eden ey köhne kadit, katili efkâr, Ey katili şübbanı vatan, katili ahrar, Ey varlığı bir millet için bâdii zillet. Ey çehresi ifrite veren dehşeti vahşet, Zindanları, menfaları, mahpesleri doldur, Ziniciri esaretle bütün hisleri dondur. Tesmimi nefes, nefyi ebet, sonra denizler.. Her girdiğin evlerde durur kırmızı izler… Kâbusi hiyanetle vatan can çekişirken Âtimizi dendanı harisin kemirirken Bir gün Rumeli dağları envara boyandı; Hürriyetin enfası ile herkes uyandı. Mustafa Kemal Şanlı Ordu Gazetesi 24 Kasım 1908 ———————————————————————- Tuna Gafil hangi üç asır, hangi on asır Tuna ezelden Türk diyarıdır. Bilinen tarihler söylememiş bunu, Kalkıyor örtüler, örtülen doğacak Dinleyin sesini doğan tarihin Aydınlıkta karaltılı şafak Yalan tarihi gömüp doğru tarihe gidin! Nehirlerdir Türkün şaşmaz yol mühendisleri Her nehir Türk’ü bilir her nehri Tuna’nın da kıyısından gitti eski türk Geçti eski Türk Tunayı da yararak Kaç defa, hangi defa? Sormayınız nafile. Bilmez tarih bile. Tarih çocuk güdük tarih güdük Sökün büyük, pek büyük. Sayılmaz, sayılmaz bu sökün O kadar çok Tunadan geçtiği günler Türkün. Tunanın yalnız üst ve alt illeri değil, Tunanın üstü de altı da yer. Dipdiri ve ölmez bir Türk vatanıdır. Tunanın üstünü yaptı vatan Türk Bakarak, akarak, yararak geçti Tunanın altını kabristan yaptı. Tunayla ruh oldu dipte yatan Türk. Tunanın sisden ve güneşten yorganı. Topraktan ve çakıldan yatağı ile Akıyor “Türk’e vatanım” diye. Derindir görünmez Tunanın dibi Türk coşkun Tuna gibi, Tuna coşkun Türk gibi. Tuna yalnız vatan değil, yeni ufuklara Türk’ü götüren eski bir Tuna Adam da ilk adamdır. Adam ile yaratıcı “Yaradan” dediğimiz yaratan adamdı. İnsanlar tazelenir, mekanlar ihtiyarlar. Nesiller kaynaşıyor, coğrafya küçülüyor Bırakılan yer göçtü. Bırakana göç düştü. Adamlar “Haydin” dedi. Alpler “Hoş geldin” dedi. ———————————————————————- İnsan Gelenler adamdı, buldukları insandı İnsan yalnız Tanrının yarattığı mâhluk İnsan mâhluktan, adam insandan çıktı. Tanrının insanı yer ve içer. İnsanın adamı düşünür ve yaratır. ———————————————————————- Oğuz Oğulları Asyanın ortasında Oğuz oğulları Avrupanın Alplerinde Oğuz torunları Doğudan çıkan biz, batıda yine biz Nerede olsa, ne olsa kendimizi biliriz. Hep insanlar kendilerini bilseler, Bilinir o zaman ki hep biziz. Türk sadece bir milletin adı değil, Türk bütün adamların birliğidir. Ey birbirine diş bileyen yığınlar, Ey yığın yığın insan gafletleri Yırtılmış gözlerdeki gafletten perde, Dünya o zaman görecek hakikat nerede? Hakikat nerede? ———————————————————————-

atatürk kişisel özellikleri ile ilgili şiir